16 Ocak 2008 Çarşamba

Akciğer kanserinin türleri

Akciğer kanserinin tiplerinden söz eden Prof. Dr. Turgay Çelikel, 4 tip akciğer kanseri olduğunu belirterek, yaşam süresi açısından, tedavide başarı açısından bunları değerlendirdi: “Akciğer kanseri deyince bronş kanserlerini düşünüyoruz. Bunun 4 ana tipi var. Ancak biz pratiklik açısından ve tedavi yaklaşımınlarındaki benzerlik açısından bu kanserleri küçük hücreli akciğer kanserleri ve küçük hücreli olmayan akciğer kanserleri diye ikiye ayırıyoruz. Küçük hücreli akciğer kanserleri yaklaşık yüzde 25’ini yapıyor bu grubun. Ve küçük hücreli olmayan akciğer kanserleri de yaklaşık yüzde 75 gibi bir rakam yapıyor ve bunun içinde adenokanserler var ki adeno kanserlerin sayısı gittikçe artıyor. Bu muhtemelen filirtreli sigara kullanımının daha fazla artmasına bağlı. İkinci olarak bu grupta yassı hücreli kanserler var. Yassı hücreli kanserler ya da epidermoid dediğimiz bir grup ki bu daha yavaş çoğalan ve ameliyata daha iyi yanıt veren ve uzun süreli alanı en iyi olan grup. Bir de büyük hücreli akciğer kanseri denen daha hızlı seyreden bir grup var. Genel olarak baktığımız zaman küçük hücreli akciğer kanserleri çok hızlı çoğalma gösterdiği için pek ameliyat önerilmiyor. Ancak şans eseri baştan ameliyat olmuş olabiliyor bu hastalar. Bunlar çok hızlı çoğaldıkları için ilaç tedavisine, yani kemoterapiye çok iyi yanıt veriyorlar. Kemoterapi verdiğiniz zaman yüzde 80-90 oranında bu tümörleri ortadan kaldırtmanız, küçültmeniz mümkün. Ve bunu erken safhada ışın tedavisiyle birleştirdiğiniz zaman yüzde 20, 30 civarında uzun süreli yaşam sağlamak mümkün küçük hücreli akciğer kanserinde. Ancak bu göğsün dışına yayıldıysa başlangıçtan ki buna yaygın hastalık deniyor, uzun süreli yaşam şansı hiçbir tedavi vermezseniz bir iki ay civarında bu hastalarda. Ancak iyi bir kemoterapiyle bu tedavi klasik olarak 7-8 ay civarındaydı. Ancak geçtiğimiz aylarda Japonlar’ın yaptığı yeni bir ilaç kombinasyonuyla bir çalışma yayınlandı. Burda 13 civarında bir medyan yaşam süresi gösterilebiliyor.” Prof. Dr. Turgay Çelikel, şöyle devam etti: “Öbür gruba geldiğimiz zaman, burda genel bir rakam şu şekilde belki verilebilir. Bütün bu hastaları aynı potaya koyduğunuz zaman, 5 yıllık sağ kalan hasta sayısı yüzde 15 civarındadır. Ancak bütün hastaları başta biz nerelerine yayılmış tümör diye tarıyoruz ve aynı zamanda bu hastaların baştaki sağlık durumları çok önemli. Hiçbir şikayeti olmayan akciğer kanseri olabiliyor örneğin. Bu kişilerin tedaviye verdiği yanıt çok iyi oluyor. Bunun yanında da yataktan kalkamayacak durumda olan ilerlemiş akciğer kanseri hastalar var ve bu hastalara tedavi verdiğimiz zaman istediğimiz olumlu yanıtı malesef alamıyoruz. Erken dönem küçük hücreli akciğer kanserlerinde kombine tedaviler verildiği zaman, kombine tedavi dediğim zaman bu ilaç artı ışın tedavisi veyahut ilaç artı cerrahi tedavi veyahut üçünün birleşmesi şeklinde olabiliyor, erken dönem hastalarda yüzde 40-50 civarında 5 yıla yaklaşan sağkalım sürelerini yakalamak mümkün. Ancak bunu da gene yaygın grubunu ele alırsak, bu tür hastalarda en iyi ilaç kemoterapiler ya da en iyi ilaç tedavilerle bir yıl sonra sağ kalan hasta sayısı yüzde 30-40 civarında.”

Hiç yorum yok: